Pestisidlerden Korunmanın Yolları
PESTİSİDLERE EN AZ MİKTARDA MARUZ KALMAK İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?
Pestisidler, zararlı organizmaları engellemek, kontrol altına alabilmek veya bitkilere olan zararlarını azaltmak için kullanılan madde veya maddelerden oluşan karışımlardır. Pestisid, kimyasal bir madde, virüs veya bakteri gibi biyolojik bir ajan veya dezenfektan da olabilir. Bazı zararlı organizmalar, yabani otlar, böcekler, solucanlar, ve hatta kuşlar gibi diğer canlıların yetiştirdiğimiz besinlere zarar vermesini engellemek için kullanılan pestisidler, zararlı bakterilerin yok olmasına sebep olurken aynı zamanda da iyi bakterilerin ve diğer bir çok canlının da ölmesine sebep olmaktadır.
Pestisidler her bireyde farkı etkilere sebep olabilmektedir. Çocuklar pestisidlere yetişkinlerden çok daha fazla duyarlı olabilirler. Bunun sebebi, çocukların iç veya dış mekanda genellikle yerdeki zemin üzerinde oyun oynamaları ve gördükleri çoğu şeyi ilk refleks olarak ağızlarına götürmeleri gösterilir. Ve son olarak da hala gelişmekte olan vücut sistemleri, içeri giren kimyasalları doğru şekilde parçalamayı öğrenmemiş olabilir.
Yaşlılar ve kronik rahatsızlığı olan kişiler de sağlıklı yetişkinlere kıyasla pestisidlerden daha çok etkilenirler. Fakat yaşı, sağlık durumu ne olursa olsun, her birey pestisidler karşısında dikkatli olmalıdır. Uzun süreli ve istikrarlı bir şekilde pestisid bileşenlerine maruz kalmış kişilerde kısa dönem içerisinde baş ağrıları, ishal, kusma gibi belirtiler görülürken, uzun dönemde ise çok daha ciddi ve komplike olan kanser, Alzheimer, doğuştan gelen anomaliler ve birçok sinir ve endokrin sistemi bozukluğu görülebilmektedir.
Minimum Miktarda Pestiside Maruz Kalmak İçin Alabileceğiniz Önlemler
Organik ve lokal üretimi yapılan besinleri tercih edin.
Mümkün olduğu kadar organik ve lokal üreticileriniz tarafından mevsiminde üretilen sebze ve meyveleri satın alıp tüketmeye özen gösterin. Satın alacağınız ürünlerin organik olup olmadığına emin olmak için paket üzerindeki organik amblemine mutlaka dikkat edin. Eğer sabit bir bütçeye bağlı kalarak gıda alışverişini yapıyorsanız, sizin ve ailenizin en fazla ve en sık tükettiği besinleri organik almaya çalışın. Bazı çalışmalar lokal üreticilerin organik olmasa da temiz gıda ilkesiyle üretim yaptığını ve dolayısıyla büyük market zincirlerinin alım yaptığı tarım tarlalarından daha güvenilir olduğunu söylemekte.
Sebze ve Meyvelerinizi tüketmeden önce iyice yıkayın.
Satın aldığınız meyve ve sebzeleri tüketmeden önce mutlaka iyice yıkayın. Biraz sirke eklediğiniz temiz suda bir süre bekletmek de üzerindeki pestisid kalıntılarının bir nebze de olsa azalmasına katkı sağlayacaktır. Unutmayın ki pestiside maruz kalan sebze ve meyveleri çoğu zaman çok iyi yıkasak veya kabuğunu soysak bile içerisine nüfuz etmiş kalıntılarına maruz kalırız.
Özellikle hangi meyve ve sebzelerde yüksek miktarda pestisid kullanıldığını iyice araştırın ve bu bilinçle alışveriş yapın.
Bağımsız bir sivil toplum kuruluşu olan Environmental Working Group WEG – (Çevre Çalışma Grubu) tarafından her sene üzerinde en çok pestisid bulunan ve mutlaka organik alınması tavsiye edilen 12 besin (Dirty Dozen) ürünü ve biraz daha rahat alabileceğimiz ve organik olması mecbur olmayan, nispeten daha temiz olan 15 besin (Clean Fifteen) ürünü açıklanır. WEG gibi kuruluşların araştırmalarına göz gezdirerek mutlaka organik almanızda fayda olan ürünlere daha fazla bütçe ayırıp, geri kalanını iyi tarım ilkelerini benimseyen üreticilerden almanızı öneririz.
Kendi üretiminizi kendiniz yapın.
Evinizde bahçeniz varsa, yaşadığınız yerin toprak ve iklim şartlarına göre yetiştirebileceğiniz meyve sebzeleri kendi bahçenizde yetiştirebilirsiniz. Böylelikle tüketeceğiniz besinin topraktan tabağa olan yolculuğunun her adımından haberdar ve herhangi bir kimyasal tüketmediğinizden emin olabilirsiniz. Eğer bahçeniz yok ise, pek tabii balkonunuzda veya evinizde küçük saksılar içerisinde nane, fesleğen gibi taze otları keyifle yetiştirebilirsiniz.
Evinizde ve bahçenizde pestisid ve herhangi bir kimyasal içermeyen ürünlerle böcek/haşere kontrolü yapın.
Evinizde bulundurduğunuz böcek/haşere ilaçlarının içeriklerini okumadan almayın. Yüksek miktarda kimyasal içeren böcek ilaçları, böceklerden kurtulmanıza yardımcı olacağı gibi sağlığınıza ciddi derecede zarar verebilir. Özellikle yaz aylarında sıkça kullandığımız, hem havaya sıktığımız hem de vücudumuza direkt olarak temas eden sivrisinek spreylerinin içeriğini kontrol edin. Bu gibi problemler için daha doğal çözümler kullanmayı tercih edebilirsiniz.
Evinizde dışarıda giydiğiniz ayakkabılarınızı giymemeye özen gösterin.
Gün içerisindeki yoğunluğumuz ve koşturmamızdan dolayı nerelere ayakkabılarımız ile bastığımızı unutuyoruz. Çimleri yeni ilaçlanmış bir parkta mı gezdik? İş yerinde çamaşır suyu ile temizlenmiş zemine mi bastık? Kimyasal kalıntılar içeren bir su birikintisinden mi geçtik? Bu gibi durumlarda bu zeminlerde bulunan tüm kimyasalların bir kısmı ayakkabılarımızın altına yapışır. Günlük hayatımızda dışarıda kullandığımız ayakkabılarımız ile steril ev ortamında dolaştığımızda evimizin içerisine de bu zararlı maddeleri geçirmiş oluruz. Bazı durumlarda bu kimyasal kalıntıların bazen senelerce halılarımızda durabildiği görülmüştür.
Sepetinizde ürün bulunmuyor. 