TOHUMDAN TABAĞA YOLCULUK!
İyi tarım kuşkusuz sağlığın en önemli belirleyicilerindendir. Toprağı tanımadan, ürünü tanımadan sağlıklı besinlere ulaşmak mümkün değildir.
Peki Nedir Bu İyi Tarım?
Ekosistem düzenini bozmadan üretilen besin doğaldır ve sağlığa yararlıdır. Bu bağlamda besinin özüne ulaşması için; biyoçeşitliliğin korunması, doğru tarım ilkelerinin uygulanması, besinin kimyasal, mikrobiyolojik ve fiziksel kalıntılar içermemesi öncelikli konulardır.
İyi tarım tohumdan tabağa kadar uzanan bütün üretim ve pazarlama aşamalarını kapsar:
– İzlenebilirlik ve kayıtlar
– İç kontrol
– Üretim materyelleri
– Toprak, arazi geçmişi ve yönetimi
– Sulama
– Gübreleme
– Bitki koruma maddeleri
– Entegre mücadele
– İşçi sağlığı güvenliği
– Atık ve kirlilik yönetimi
– Geri dönüşüm ve yeniden kullanım
– Hasat
– Ürün işleme
– Analizler ve geri bildirim,
olarak birbirini izler. Güvenli gıdaya ulaşım açısından bu uygulamaların terk edilmemesi geleneksel ve doğal üretimden uzaklaşmayarak denetimlerin ve bilincin aktarılması gerekmektedir.
1900’lü yıllar sonrasında Sanayi Devrimi’yle birlikte yükselen nüfus sayısı, beraberinde çalışma saatlerinin de artmasına sebep olmuştur. Bu doğrultuda artan insan nüfusunun besin ihtiyacını karşılayabilmek için izlenilen yolda; besin içeriğinin yeterliliği ve kalitesi değil miktarının fazlalığı öne çıkmıştır. Süreç içerisinde organik tarımdan uzaklaşılmış, endüstriyel tarıma geçilerek gıdanın saflığından da uzaklaşılmıştır.
Doğal yöntemlerle yapılan tarımsal üretimden, yapay gübrelerin, makinelerin, hormonların, genetiği değiştirilmiş tohumların kullanıldığı endüstriyel tarım uygulamalarına geçiş, beraberinde çevresel; biyoçeşitlilikte azalma, su-toprak kirliliği ve sağlık sorunlarını da getirmiştir.
Verim artırmak adına yapılan tarımda doğal olmayan gübre kullanımı ve tarım kimyasallarının (pestisidler) yaygın, denetimsiz kullanımı toplum sağlığını ve çevreyi olumsuz etkilemektedir.
Kirlenen toprak; sızıntı ile yer altı sularına, yüzey akışları ve erozyon ile de yüzeysel sulara karışarak su kirliliğini artırmıştır.
Bu şekilde yetişen bitkiler; kirleticilerle birleşerek toksik maddelerin dolaylı yoldan besinler aracığı ile bedene alınmasına neden olup sonucunda insanlarda sinir ve endokrin sistemi toksisitesi, karaciğer harabiyeti, doğumsal defektler, solunum sistemi hastalıklarına sebep olarak insan sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.
Aynı zamanda doğal ekolojik sistemi bozan endüstriyel tarım yöntemi iklim değişikliğinde de önemli rol oynayarak günümüzün ve geleceğin toprak ve bitki örtüsü üzerinde tahribata yol açmakta.
İyi tarım tohumdan tabağa gelişen evrede sürdürülebilir, güvenilir, çevreye karşı sorumluluk alan bir üretim çeşitidir. Doğal yaşamın ve “biyolojik çeşitliliğin korunması” ilkeleri dahilinde ekosisteme zarar vermeden bilinçli üretici ve tüketici grubunun oluşturduğu bir yaşam standartı olarak benimsenmelidir. Iyi tarım sadece bireysel tatminlik serüveni değil, aynı zamanda yaşamın doğal döngüsü için kayıtsız kalınmaması gereken bir daimi yolculuktur.